Dört Karton Neleri Değiştirebilir?
Öğrencilerim resim yaparken, çalışmalarda kullandığımız kartonları düzenlemeye karar vermemle başladı. Bu ne kadar canlı bir maviymiş, bu yeşilin tonu da çok hoş derken karşıdaki boş duvar ilişti gözüme.Ve hiçbir şey söylemeden dört tane kartonu duvara yapıştırıp oturdum yerime. Oltasını atmış bir balıkçı gibi sabırla beklemeye başladım. Fonda Vivaldi, sessizce resim yapılan sınıfta meraklı bakışlar teker teker benim gözlerimle buluşmaya başladı. Ve en sonunda biri dayanamadı.
"Öğretmenim bu kartonları niçin astınız?"
"Burası ne olacağına sizin karar vereceğiniz bir alan." dedim.
İşte, beyin fırtınasının tohumları atıldı. Öneriler gelmeye başladı. Görsel Sanatlar dersinde olmanın çağrışımı ile; "Resimlerimizi asalım."dedi biri. "Görsellerimiz köşemiz var zaten."dedim. Biri dedi : "Yazılarımızı asalım. Şiirlerimizi de.." "Güzel Yazılarımız, Bizden Gelenler köşelerimiz var."dedim.
Fikirler fikirler...
Derken biri: "Öğretmenim hani biz kendi yazdığımız şiirlerimizi okuyoruz ya, onları orda okusak..."
"Sahne gibi yani." Ve adını da kendileri bularak oluşturdular sahnelerini...
Her şey
"BENİM SAHNEM"
Sonraki günlerde o sahnede şiirler okudular.
Kendi yazdıkları skeçleri oynadılar.
Okudukları metinleri dramatize ettiler ve hatta kendi tasarımları olan şapkalarla defile bile yaptılar.
O dört renk kartonun önünde kendilerini podyumda hissettiler.
Daha önemlisi o köşede iken onlar hep özeldiler...
Funda MENEKŞE (Sınıf Öğretmeni)